Halkbank İstanbul'a en az 70 şube açacak

Halkbank Genel Müdürü Ali Fuat Taşkesenlioğlu, Sırbistan'da 19 şubeli bir bankayı almak üzere görüşmelerin devam ettiğini belirterek, "Bir iki hafta içerisinde neticelenmesini bekliyoruz" dedi.

İstanbul Suriçi Grubu Derneği'nce düzenlenen "Salı Meclisi Toplantıları"nda konuşan Taşkesenlioğlu, Halkbank'ın 155 milyar liralık aktifiyle sektörün 6. büyük bankası olduğunu anlattı.

Halkbank'ın, 2002'de menkul kıymet ağırlıklı, bilançosunun yüzde 77'si menkul kıymetlerde, yatırım ve reel kesim yerine devleti finanse eden bir banka görünümünde olduğunu dile getiren Taşkesenlioğlu, şöyle konuştu:

"Aktif toplamının yüzde 7'si kredilerden oluşan bankada kredilerinin de yüzde 49'u takibe intikal etmiş durumdaydı. 10,7 milyar liralık görev zararı stoku bulunuyordu. 360 şubesini kapatmıştı. Bireysel kredi ve benzeri bankacılık hizmetlerini veremez durumdaydı. 1933 yılından bu yana esnafın ve KOBİ'lerin bankası konumundaki Halkbank, 2002 yılında esnaf ve KOBİ kredilerini bile geri çağırma noktasına gelmişti. Bunun sonucunda da 2002, 580 milyon liralık zararla kapatılmıştı. Bankanın halka arz edilmesiyle yaklaşık 7 milyar lira Hazine'ye kaynak aktardık. 2002'den bu yana Hazine'ye 4 milyon TL civarında temettü aktardık. Bu süreçte 5 milyar TL da Kurumlar Vergisi ödedik. 12 yılda 10,7 milyarlık görev zararı ve 580 milyon TL'lik dönem zararından yaklaşık 16 milyar TL'nin üzerinde Hazine'ye kaynak aktardık."

"İstanbul'da şube atağı"
Bankanın geçen yıl sonu itibarıyla 17 bin 314 çalışanı ve 895 şubesi olduğu bilgisini veren Taşkesenlioğlu, "Bu yıl İstanbul'da en az 70 şube açmayı hedefliyoruz. İstanbul'da biraz zayıf olduğumuzu düşünüyorum, daha önceleri Anadolu ağırlıklı gitmişiz. Kamu bankaları içerisinde İstanbul'da en az şubesi olan bankayız" dedi.

2014 yılı sonu itibarıyla bilanço toplamının yüzde 64'ü kredilerden ve yüzde 16'sı menkul kıymetlerden oluşan bir yapıya döndüklerini vurgulayan Taşkesenlioğlu, asli görevleri olan reel sektörü destekleyecek yapıya dönüştüklerini belirtti.

2002'de 1,2 milyar TL canlı kredi stoku olan bankanın 2014 yıl sonu itibarıyla 99,2 milyar TL'lik kredi büyüklüğüne ulaştığına ve bankanın kredi büyüme hızının sektör ortalamasının üzerinde olduğuna dikkati çeken Taşkesenlioğlu, "Bireysel kredi büyüklüğümüz 25,7 milyar liraya ulaştı. 2002-2014 döneminde 1 milyon 30 bin esnafa 39,5 milyar TL kredi verdik. Biz esnafın ve KOBİ'lerin bankasıyız" dedi.

Taşkesenlioğlu, yurtdışıyla ilgili olarak da "Sırbistan'da 19 şubeli bir bankayı almak üzere görüşmelerimiz devam ediyor. Bir iki hafta içerisinde neticelenmesini bekliyoruz" dedi.

Ali Fuat Taşkesenlioğlu, katılım bankası kuruluşuna öncülük etme gibi bir hedeflerinin olduğunu ve bu sene içerisinde katılım bankasının açılmasını planladıklarını söyledi.

"TCMB'nin faiz indirimine devam etmesi bekleniyor"
Halkbank Genel Müdür Yardımcısı Murat Uysal ise küresel ekonomi ve Türkiye ekonomisini değerlendirdiği konuşmasında, 2014'te diğer gelişmiş ülkelerden olumlu ayrışan ABD ekonomisinin 2015 yılında da olumlu ayrışmasına devam edeceğini, gelişmiş ülke ekonomilerindeki ayrışmanın merkez bankaları politikalarına da yansıdığını belirtti.

Uysal, ABD'de faiz oranlarının orta vadede artmasının beklendiğini Avro bölgesi ve Japonya'da ise faizlerin uzun bir süre düşük düzeyde kalacağının tahmin edildiğini dile getirdi.

Küresel finans krizin başından bu yana bilançolarını yaklaşık 5 kat büyüten ABD Merkez Bankası (Fed) ve İngiltere Merkez Bankası'nın bilanço büyüklüğünü bu seviyelerde koruyacağının öngörüldüğünü söyleyen Uysal, Avrupa Merkez Bankası (ECB) ve Japonya Merkez Bankası'nın bilançolarını gelecek dönemde büyüteceğini aktardı.

Fed'in çıkış stratejisiyle doların diğer para birimleri karşısında değer kazandığını anlatan Uysal, petrol başta olmak üzere emtia fiyatlarındaki geri çekilmenin küresel enflasyonunun düşüşe geçmesine neden olduğunu belirtti.

Son 10 yıllık dönemde Türkiye ekonomisinin ortalama yıllık büyüme oranının yüzde 5 civarında olduğunu ifade eden Uysal, gelecek dönemlerde büyümenin bu seviyelere ulaşacağını, iç talebin ılımlı seyretmesi, net altın ithalatının azalması ve AB'ye yapılan ihracatın yükselişe geçmesiyle cari açığın iyileştiğine dikkati çekti.

Enflasyonun yılın ikinci yarısında baz etkisinin de katkısıyla düşüşünü sürdüreceğini öngören Uysal, "Gelecek dönemde yıllık enflasyondaki düşüşün sürmesine bağlı olarak TCMB'nin Faiz oranlarında indirime devam etmesi bekleniyor. Kurdaki dalgalanma Merkez Bankası'nı tedirgin etti" dedi.

Gösterge tahvilin bileşik faizinin yüzde 8'in üzerinde hareket ettiğini belirten Uysal, tahvil faizinin yüzde 9'un üzerine çıkmayacağını tahmin ettiklerini sözlerine ekledi.